A'dan Z'ye şiir Terimleri

Lima

Harbi Üye
Bayan Üye
Forum Üyesi
Katılım
17 Mart 2019
Mesajlar
7,430
Tepkime puanı
9
Cinsiyet
  1. Bayan
N

Naat:
Konusu Hz. Muhammed'i övmek, ona yalvarıp şefaat dilemek olan kaside.

Nakarat :
şiirlerde bendlerin sonunda tekrarlanan mısra veya mısralar. Bu bölüm, anlam bakımından her bendi şiirin ana duygusuna bağlar

Nazım:
Duygu, düşünce ve isteklerin ölçülü, ahenkli bin biçimde iletmeyi amaçlayan anlatım yolu.

Nazire:
Bir şairin, başka bir şairin şiirini konu ve biçim yönünden yansılayıp aynı ölçü, aynı uyak, aynı redifle yazdığı benzer şiir.

Nefes:
Özellikle Bektaşi ozanlarınca yazılan, Bektaşi törenlerinde makamlarla okunan, temaları Bektaşi inanışlarını içeren malzumelere verilen ad.

Nida :
Divan edebiyatımızda bir sanat türü. şairin korku, sevinç, şaşkınlık, acı, ızdırap, öfke gibi pekiştirilmiş, duygu ve düşüncelerini okuyucuya hissettirebilecek şekilde işlemesi.

Ninni:
Ölçü ve uyak yönünden ninniye benzeyen, genellikle anonim halk edebiyatı ürünleri arasında yer alan, çocukları uyutmak için özel ezgilerle söylenen manzum söz.
 

Lima

Harbi Üye
Bayan Üye
Forum Üyesi
Katılım
17 Mart 2019
Mesajlar
7,430
Tepkime puanı
9
Cinsiyet
  1. Bayan
O - Ö

Ottova rima :
Sekiz mısralı bir nazım şekli. Önce İtalyan edebiyatında kullanılmış, sonra Fransız edebiyatında, buradan da Türk edebiyatına geçmiştir. Batı edebiyatında kafiye şeması, abababcc’dir. Bu şema bizde degişiklige ugrayarak ababcccb şeklini almiştir. Aabbccdc şekli de görülür.

Ozan:
Kopuzla türkü söyleyen en eski Türk şairleri. Osmanli döneminde halki şairleri için kullanilirdi. Âşik sözünün karşiligi oldugu gibi meddah anlamini da taşiyordu. Ozanlarin toplumda önemli yerleri vardi. Beylerin huzurunda, dini törenlerde, elindeki kopuzunu çalarak kahramanlik destanlari okurlar, halk arasinda kissa söylerlerdi. Memluk ordusunun mizika takiminda ozan denilen çalgicilar oldugu tarihi kaynaklarda yazar. Selçuklular’da da benzer durum görülür.

Ölçü:
Sözün birtakım bölümlere ayrılarak, her bölümün hece sayısınca ya da hem sayı hem de hecelerin açıklık kapalılık, uzunluk kısalık yönünden denkliği.

Öz şiirciler:
Cumhuriyet dönemi Türk şiirinde özellikle 1930'lardan sonra şiirde ses güzelliğine önem veren, anlamı ve anlatmayı arka plana atmayı tercih eden şairleri anlatmak için kullanılır. Öncüleri Ahmet Haşim ve Yahya Kemal Beyatlı olmuştur.
 

Lima

Harbi Üye
Bayan Üye
Forum Üyesi
Katılım
17 Mart 2019
Mesajlar
7,430
Tepkime puanı
9
Cinsiyet
  1. Bayan
P

Pastoral şiir:
Çoban ve kır hayatını, köylerdeki yaşayış şeklini anlatan şiir. Pastoral şiir, süsten, kelime oyunlarından, yapmacılıktan uzak sade bir dille yazılır.

Pelteknâme :
Kekeleme şiiri. Lisan-i pepeği adı da verilir. Halk edebiyatı nazım şeklidir.

Poetika :
şiir üzerine düşüncelerin ve teorilerin bütünü. Bu kelime eskiden Fransızca’da yalnız şiirin değil, güzel sanatların teorisini güzelliğin feslefesini, bir bakıma estetiği ifade ederken, bugün şiir sanatı anlamına gelen bir terim olmuştur. Batı dillerinde poetika konusuna giren birçok eser var. Türkçe’de ise, bazı şiirlerin ve grupların bildiri niteliğindeki, genellikle savunmaya dayalı birkaç önsözü görülür.

Prozodi :
Kelimelerin taşıdıkları seslerin değerlerine ve hecelerin taşıması gereken seslere göre söylenmesi. Tonlamaya, hecelerin vuruşuna kelimelerin uzunluk ve kısalıklarına dikkat edilerek söylenir.
 

Lima

Harbi Üye
Bayan Üye
Forum Üyesi
Katılım
17 Mart 2019
Mesajlar
7,430
Tepkime puanı
9
Cinsiyet
  1. Bayan
R

Rakta :
Arap harflerine göre bir harfi noktalı, bir harfi noktasız kelimeleri kullanarak şiir yazma.

Redif:
şiirde dizelerin sonundaki uyakta sonra yenilenen eşsesli ve eşgörevli ekler ya da sözcükler.

Rikkat :
Anlatımda söylenişleri kulakta ince, hafif, hoş etki bırakan sözcüklerin kullanılması.

Ritm:
şiirde hecelerin vurgu, uzunluk, yükseklik gibi ses özelliklerinin, durakların düzenli biçimde yinelenmesinden doğan ses uyarlığı.

Rondelet :
Yedi mısralı ek bendden meydana gelen Fransız nazım şekli.

Rubai:
Aruz ölçüsünün belirli kalıplarına göre yazılan, dört dizeli manzume.

Rücu:
Divan edebiyatı sanatlarından. Bir düşünceyi daha güçlü hale getirmek için, söylenen sözden vazgeçer gibi davranılır. Espri, üzüntü, sevinç, dehşet, hayret durumlarında ifadeyi daha güçlü ve canlı kılmak için kullanılır.
 

Lima

Harbi Üye
Bayan Üye
Forum Üyesi
Katılım
17 Mart 2019
Mesajlar
7,430
Tepkime puanı
9
Cinsiyet
  1. Bayan
S

Sadr:
Bir beyitte birinci mısranın ilk parçası ile nesirde cümlenin ilk parçası.

Sagu:
Eskiden Orta Asya'da düzenlenen cenaze törenlerinde söylenen ağıt.

Saki:
Su veren, su dağıtan kişi. Divan edebiyatında içki meclisinde şarap sunan kimse anlamında kullanılmıştır.

Sakiname:
Konusu şarapla ilgili olan kasidelere verilen ad.

Saliye :
Divan edebiyatımızda yeni yılı kutlamak için yazılan şiirler. Bu şiirlerde daima girilen yılın tarihini tespit eden bir beyit de bulunur.

Sarma kafiye:
Dört mısralık bendlerle kurulan nazım şekli. Her dörtlükte birinci ile dördüncü, ikinci ile üçüncü mısralar kendi aralarında kafiyelidir. Kafiye şeması şöyledir: Abba, cddc, effe.

Satirik şiir :
Eleştirici bir anlatımı olan şiirlerdir. Bir kişi, olay, durum, iğneleyici sözlerle, alaylı ifadelerle eleştirilir. Bunlarda didaktik özellikler de görüldüğünden, didaktik şiir içinde de incelenebilir. Ancak açık bir eleştiri olduğundan ayrı bir sınıfa alınması daha doğru olur. Bu tür şiirlere Divan edebiyatında hiciv, Halk edebiyatında taşlama, yeni edebiyatımızda ise yergi verilir.

Satranç :
Saz şairleri tarafından aruzun müfte’ilün müfte’ilün müfte’ilün kalıbıyla ve musammat gazel şeklinde yazılan şiirler

Sebk-i hindi :
Divan edebiyatında kullanılan bir üslup. Terim, "Hint tarzı, Hint üslûbu" anlamına gelir. Türk edebiyatına XVII. İran şairlerinin etkisiyle girdi. Bu nedenle sebk-i İsfahâni diye de bilinir. İran edebiyatına ise Hindistan’dan geçmiştir.

Seçki:
Edebiyat yapıtlarında seçilen parçaları içeren yapıt.

Sehl-i Münteni:
Çok kolay yaratilmiş gibi görünen ancak benzeri yapilmaya kalkişildiginda güçlügü anlaşilan üstün nitelikli manzum söz.

Selh :
Başkasina ait bir şiirin anlamini alip kelimelerini degiştirerek yeniden yazmak.

Selis :
Halk şiiri nazim şekli. Aruzun fe’ilâtün fe’ilâtün fe’ilâtün fe’ilün kalıbıyla gazel şeklinde yazılır. Murabba, muhammes, müseddes şeklinde yazılmış selislere de rastlanır.

Semai:
Hece ölçüsüyle ya da aruzun özel bir kalıbıyla yazılan şiir.

Semantik :
Kelimelerin anlamlarını araştıran bilim

Serbest nazım :
Bend, vezin ve kafiye kurallarına bağlı olmayan nazım şekli. Bendlerin, mısraların ve hecelerin sayıları belli düzene bağlı değildir. şair isterse kafiyeli yazar. Bendleri sınırlayabilir veya sınırlamaz.

Sone:
Klasik Avrupa edebiyatında, ilk iki bendi dörtlük, son iki bendi üçlük olmak üzre 14 dizeden oluşan bir şiir biçimi.

Surname:
Sünnet düğünleri, evlenmeler gibi büyük törenleri konu alan ve Divan edebiyatında oluşturulan uzun ya da kısa oylumlu şiirlere verilen ad.
 

Lima

Harbi Üye
Bayan Üye
Forum Üyesi
Katılım
17 Mart 2019
Mesajlar
7,430
Tepkime puanı
9
Cinsiyet
  1. Bayan
ş

şairanelik:
Özellikle şiirde belirli sözcüklerin kullanıla kullanıla kalıplaşması, sözcüklerin duygusal ve çağrışımsal anlatımları yönünden tazeliklerini yitirmesi durumu.

şarkı:
Divan edebiyatında murabbadan doğmuş bir şiir biçimi. Bestelenmek amacıyla oluşturulan ve dört dizelik bentlerle kurulan bu şiir biçiminin, Halk edebiyatındaki türkü türünün etkisiyle oluştuğu sanılıyor.

şathiyat:
Tekke edebiyatına özgü bir şiir biçimi. Tanrı'yla senli benli, onunla söyleşircesine yazılan deyişlere verilen ad.

şatranç:
19. yüzyıl saz şairlenin seyrek kullandıkları bir şiir biçimi.

şiir:
Dilin doğuşuyla oluşmaya başlayan; bütün edebiyat türlerine kaynaklık eden en eski edebiyat türü. En belirgin özelliği ritme dayanması, söylemsel niteliklerinin bulunması olarak tanımlanabilir.
 

Lima

Harbi Üye
Bayan Üye
Forum Üyesi
Katılım
17 Mart 2019
Mesajlar
7,430
Tepkime puanı
9
Cinsiyet
  1. Bayan
T

Ta’rifat :
Mevki sahipleri ve bazı görevlileri tasvir eden şiirler.

Tarih:
Divan edebiyatında şairlerin doğum, ölüm, büyük bir yapı ya da önemli olayları belirtmek amacıyla sürdürdükleri gelenek.

Tariz:
Bir kimsenin kimi niteliklerden yoksun olduğunu belirtmek için bir sözü dolaylı bir biçimde ya da tersini kastederek dokundurma sanatı.

Tasavvuf:
İslam dininde varlık birliğini temel alan, Panteizmi ana düşünce olarak benimseyen, kalbi dünya işlerinden arındırarak Allah sevgisine adayan düşünüş biçimi.

Ta'şir :
Bir gazelin her beytinin veya bir beytinin üzerine sekiz mısra eklenerek yapılan mu'aşşerdir.

Taştir :
Bir gazelde her beytin iki mısrasının arasına iki veya üç mısra ekleyerek manzume meydana getirmek. Divan edebiyatı nazım şeklidir

Taşlama:
Halk edebiyatında bir kişiyi, bir yeri, bir şeyi ya da bir olayı acı, alaycı bir dille veren şiir biçimi.

Tazmin :
Bir şairin, bir mısra veya bir beytin bir başka şairce kullanılması.

Tecâhül-i arif :
Anlamla ilgili sanatlardandır. Bilinen bir gerçeği, bilmez görünerek söylemek yöntemiyle yapılır. Bilinen şey, bilinmiyormuş gibi anlatılırken genellikle bir espriye dayandırılır.

Tekerleme:
Kimi sözcüklerin, seslerin yinelemesi, ölçü, uyak gibi öğelere bağlı kalınması yoluyla oluşturulan anlamlı ya da anlamsız, belirli bir konusu olmayan söz dizelerine verilen ad.

Tekke Edebiyatı:
Konu, dil yönünden İslam uygarlığının etkilerini taşıyan, tekkelerde gelişen, tasavvuf duygu ve düşüncelerini aşılamak, yaymak amacıyla ortaya konmuş ürünlerin tümü.

Telmih :
Divan edebiyatı sanatlarından. Söz sırasında bilinen bir olaya, bir kişiye, kıssaya ya da atasözüne işaret etmektir.

Tenâfür :
Bir ifadede birbirleriyle uyuşmayan harf, hece, sözcük ya da tamlamaların kulağa hoş gelmeyen etki yapmasıdır

Tenasüb:
Birbiriyle sözcük ya da kavramları dize ya da beyitlerde bir arada kullanma sanatı.

Terkibi-i Bend / Terci-i Bend:
Gazel uzunluğunda, onun gibi uyaklı tek ölçülü bentlerden oluşan Divan şiir biçimlerine verilen ad.

Terza Rima:
İtalyan nazım biçimlerinden biri. Üçer dizelik bentlerden oluşur. Bentlerin sayısı ozanın dilediği ölçüde olabilir.

Tesbi :
Bir gazelin beyitleri önünü beş mısra eklenerek yapılan müsebba’dır. Müsebba musammatlardan bir nazım şeklidir. Kafiye şeması şöyledir

Teşbih :
Benzetme sanatı.

Tevârüd :
İki şairin birbirinden habersiz aynı mısrayı veya beyti tesadüfen yazması.

Tevkiye :
Anlamla ilgili sanatlardandır. İki veya ikiden fazla anlamı olan bir kelimenin yakın anlamını söyleyip uzak anlamını kasdetmek.

Tevriye:
Anlatım inceliği sağlamak amacıyla birden çok anlamı bulunan bir sözcüğü iki anlamda kullanma sanatı.

Tezkire:
Divan edebiyatında ozanların yaşamöyküsünü konu alan yapıtların genel adı.

Triyole :
On mısralı bir nazım şeklidir. Önce iki mısralı kısım, sonra dörder mısralı iki kısım gelir

Tuyug:
Aruz ölçüsünün belirli bir kalıbıyla yazılan, dört dizelik nazım biçimi.

Türkü:
Halk şiirinde kendine özgü bir ezgiyle söylenen, kavuştaklı bir nazım biçimi.
 

Lima

Harbi Üye
Bayan Üye
Forum Üyesi
Katılım
17 Mart 2019
Mesajlar
7,430
Tepkime puanı
9
Cinsiyet
  1. Bayan
U - Ü

Ulama:
Bir sözcüğün son sesiyle onun ardından gelen sözcüğün önsesinin kaynaşmasına yol açan birleştirme.

Uyak:
Sözcük ve eklerin son heceleri ya da en az iki dizenin sonunda yinelenen ses benzerliği.

Uzun Hece:
Arapça ve Farsça'dan dilimize geçen sözcüklerde görülen, her zaman uzun bir sesli ile biten hece. (Hala, fani vb.)

Ünlü Uyumu:
Bir sözcüğün yapısı içinde yer alan bir ünlünün etkisiyle öteki ünlülerin de ona uyması sonucu ortaya çıkan ilerleyici ve gerileyici benzeşme durumudur.

Ünsüz Uyumu:
Bir sözcükteki ünsüzler arasında görülen benzeşime verilen addır.

Üslup:
Duygu, düşünce, eylem ve hayallerin kişisel anlatım biçimidir.

Üstdil:
Özellikle belirli bir alana özgü olan bir konuyu ya da o konuyu açıklamak için kullanılmışolan konudilini betimlemek için oluşturulmuş araç dil.
 

Lima

Harbi Üye
Bayan Üye
Forum Üyesi
Katılım
17 Mart 2019
Mesajlar
7,430
Tepkime puanı
9
Cinsiyet
  1. Bayan
V

Varsağı:
Koşma türünün kendine özgü bir ezgiyle söylenen biçimine verilen ad. Güney Anadolu bölgesinde Varsak Türkleri'nce söylendiği için bsu adı almıştır.

Vezn-i âhar :
Halk şiiri nazım şekli. Aruzun müstef'ilâtün müstef'ilâtün müstef'ilâtün müstef'ilâtün kalıbıyla murabba şeklinde yazılır.

Vurgu:
Sözcüklerde, cümlelerde, dizelerde yan yana gelen sözcüklerin kimi hecelerin ötekilerine oranla daha dik ve baskılı söylenişi.
 

Lima

Harbi Üye
Bayan Üye
Forum Üyesi
Katılım
17 Mart 2019
Mesajlar
7,430
Tepkime puanı
9
Cinsiyet
  1. Bayan
Y
Yalancı türek yanacı:
(Söz sanatı terimi) Aralarında gerçekten türek birliği olmadığı halde var görünen iki kelimeyi bir arada kullanma, Taş taşımak gibi.

Yaldızlı söz:
(Söz sanatı terimi) Nükte kılığında parlak fakat esasta değersiz olan söz.

Yarım dize:
Bir orta durağın bir dizeyi ayırdığı iki parçadan her biri.

Yarım uyak:
Tam uyak meydana getirmeğe yetmiyen tek bir sese veya onun benzerine dayanan eksik uyak.

Yarım adım:
Eski Yunan ve Lâtin tartıbiliminde adımın biri vurgulu (KUVVETLİ YARIM ADIM, Demi -pied marqué ou fort), öbürü vurgusuz (ZAYIF YARIM ADIM, Demi - pied faible) olmak üzere ayrıldığı iki parçadan her biri.

Yedek:
Bazı koşuklarda dizelerin sonuna ulanan nazımlı ve kısa parçalara halk edebiyatında yedek, divan edebiyatında ziyade denir. “Sen kim gelesin meclise bir yer mi bulunmaz Baş üzre yerin var.â€? Burada ikinci dize yedektir.

Yekâhenk:
(Divan edebiyatı terimi) Beyitleri arasında anlamca ilgi bulunan koşuk.

Yekavaz:
(Divan edebiyatı terimi) Baştan sona kadar güzel olan koşuk.

Yergi:
Birinin veya bir şeyin kusurlu taraflarını acı, batıcı ve alaycı bir dille anlatan yazı (YERGİLİ, Satirique; YERGİ SÖYLEVİ, Invective).T. : Hiciv, Hicviye

Yeterce uyak:
Bir sesli ile ondan sonra gelen bir sessizden ibaret olan uyak.

Yoksul uyak:
Sadece bir sesliden ibaret bulunan uyak.

Yönenme:
(Söz sanatı terimi) İfade arasında, muhatap yoksa sözü bir muhataba, varsa başka birine yöneltme.
 

Lima

Harbi Üye
Bayan Üye
Forum Üyesi
Katılım
17 Mart 2019
Mesajlar
7,430
Tepkime puanı
9
Cinsiyet
  1. Bayan
Z
Zâtül-metâli:
(Divan edebiyatı terimi) Birkaç matlâı olan kaside.

Zengin uyak:
Bir sesliden başka, onun başında veya sonunda bir sessiz bulunan uyak.

Zihâf:
(Divan edebiyatı terimi) Uzun heceyi kısa okuma.

Zincirleme:
(Söz sanatı terimi) Bir cümlenin veya bir dizenin sonunu, arkadan gelen cümlenin veya dizenin başında tekrarlama.
 
İçerik sağlayıcı "paylaşım" sitelerinden biri olan Harbimekan.Com Forum, Eğlence ve Güncel Paylaşım Platformu Adresimizde 5651 Sayılı Kanun’un 8. Maddesine ve T.C.K’nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan sorumludur. Harbimekan.Com sitesindeki konular yada mesajlar hakkında yapılacak tüm hukuksal Şikayetler için info@harbimekan.com yada iletişim sayfası üzerinden iletişime geçilmesi halinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 3 Gün (72 Saat) içerisinde Forum yönetimi olarak tarafımızdan gereken işlemler yapılacaktır.

Bu Site, Bilim ve Sağlık Haber Ajansı Üyesidir.

Yığıntı - 8kez - kaynak mağazam - Uğur Ağdaş - genel forum - webp converter